Gaziantep Yeni Yaşam Kilisesi’nin yaşadığı sorunla karşılaştığımızda, Türkiye’de inanç özgürlüğü hakkının yasal güvencelerinin ne kadar kırılgan olduğuna bir kez daha tanık olduk. Bir taraftan, inanç gruplarının tüzel kişilik edinmesi ve yabancı din görevlilerinin bu statüyle vize ve çalışma izni alması için gerekli mevzuatı oluşturmayan yetkililer, diğer taraftan Gaziantep Yeni Yaşam Kilisesi’ni “gayrıresmi” olmakla ve burada gönüllü olarak vaizlik yapan kişinin “kaçak” çalışmakla suçlayarak kilisenin mühürlenmesinin önünü açmıştır.
13 Mayıs 2014 tarihinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığı Gaziantep Yeni Yaşam Kilisesi’ne 4817 Sayılı Kanun ve mevzuat gereği ilk inceleme teftişinde bulunmuştur. Kilisenin gönüllü din görevlisi olan ve 2005 yılından beri Gaziantep’te ikamet eden Patrick Jay Jensen’i kaçak işçi statüsünde değerlendirerek 5326 Sayılı Kabahatler Kanunu’nun ilgili maddesi gereği çalışma izni olmadan çalıştığına hükmedip 08.08.2014 tarihinde 3.043 TL para cezası vermiştir.
Teftişin yapıldığı sırada yazılan tutanakta dikkat çeken en önemli ifadelerden biri de kilisenin gayri-resmi faaliyette bulunduğunun vurgulanmasıdır.
Gaziantep Yeni Yaşam Kilisesi din görevlisine verilen para cezasının 28 Ağustos tarihine kadar ödenmesi tebliğ edilmiş, ödenmediği taktirde icra yoluna gidileceği ve kilisenin de mühürleneceği bildirilmiştir.
Konuyla ilgili ne Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, ne de kilisenin bulunduğu Şahinbey Belediyesi bilgilerinin olduğunu söylemiştir.
Burada hem Türkiye’de tüzel kişiliği olmayan kilise tüzel bir kişilik gibi gösterilmiş, hem de Türkiye’de resmen din görevlisi olmayan birine kaçak işçi muamelesi yapılmıdernekştır.
Türkiye’deki Protestan kiliselerinin tüzel kişilik sorunu hem ibadet yerleriyle ilgili olarak sorun yaratmaktadır, hem de din görevlisi olarak kilisede önderlik eden kişileri olumsuz bir şekilde etkilemektedir. İbadet etmek izne bağlı bir faaliyet değildir ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası insan hakları sözleşmeleri tarafından güvence altına alınmıştır.
Söz konusu tüzel kişilik meselesinin çözülmesiyle bu sorunlar yaşanmayacaktır. Kişinin din özgürlüğü her ne kadar yasal açıdan teminat altına alınsa da eksik mevzuat ve yanlış uygulamalarla bu tip durumlarla karşılaşılmaktadır.
Nihai çözüm her Türkiye vatandaşının sahip olduğu hakların farklı inançtan olanlar için de geçerli kılınmasıdır.
Protestan Kiliseler Derneği olarak, yetkilileri Gaziantep’teki yanlışın bir an önce düzeltilmesi için gerekli önlemleri almaya çağırıyoruz.
Protestan Kiliseler Derneği